Ayaz Kardeşimizin İbretlik Kumar Hikayesi

Yazar Hakkında

  • İsim: Ayaz Yalçınkaya
  • Kaybedilen Miktar: 150.000 Lira
  • Kaybedilen Zaman: 5+ Yıl
  • Kumarı Bıraktın mı:  Evet
  • Tek Cümlelik Kumar Özetin: Kumar Pişmanlıktır!

Merhaba, adımı soyadımı olduğu gibi paylaşmakta bir sakınca görmüyorum. Kumarı bırakan 25 yaşında genç bir insan olarak kendi hikayemi paylaşmak istedim.

Ben 9. sınıfa giderken okul ve dershane çıkışı soluğu iddaa bayisinde alan, ailemin bana verdiği aylık harçlıklar ile kuponlar yapan biriydim. Lise hayatım boyunca çoğunlukla 5 – 10 liralık kuponlar yaptım. İnanılmaz zevk, keyif, heyecan veriyordu. O dönemlerde iddaa illeti bu kadar ayarlı, illüzyonlu değildi. Kazanma ihtimali yine düşüktü fakat günümüz şartlarına göre kazanma oranı daha yüksekti.

Lise 1. sınıftan, liseyi bitirene kadar devam ettim. Daha sonra üniversite eğitimim için Hatay’dan İzmir’e gittim. Öğrenciyken ailem desteğini maddi manevi açıdan hiç esirgemedi. O dönemler iddaa olayına ara vermiştim. Dersler, arkadaş ortamı derken aklıma dahi gelmiyordu.

Bir gün paraya çok sıkıştım. Cebimde ki para kiraya gidecekti. Ev arkadaşım ile iddaa oynayıp arkadaşımın parasını teklif ettim ev arkadaşıma. Bütün parayı tek maçlık kupona basıp kaybetmiştik. O günün hırsıyla borç alabileceğimiz herkese mesaj atıp para istedik. Arkadaşımın parasını katlayamadan kaybetmiş olmak hırs yaratmıştı üzerimizde.

Alabildiğimiz kadar borç alıp o paralarla iddaa oynayıp ortalama 2 katını kazanma, sonra iddaa uygulamasını silmek vardı planda. O akşam kazandık, değil 2 katını belki 5-6 katını aldık yatırdığımız paranın. Arkadaşım parayı çekmemizi söyledi fakat şanslı olduğumuzu, devam edersek daha fazla kazanabileceğimiz maçların olduğunu söyledim. Maalesef bu lanet hırsım, daha fazlasına sahip olma tutkum bütün parayı yeniden kaybetmemize sebep oldu. Bende ipler o gece kopmuştu aslında.

Borcu önce borçla kapattık, sonra part-time çalışmaya başladık, aldığımız paraları zorda olsa ödedik. Fakat bende alışkanlık haline gelince iddaa oynamaya devam ettim. Üniversite hayatım boyunca ihtiyacım olan birçok ürünü, eşyayı almadım. Ayakkabım yırtıldı, bilgisayarım bozuldu, telefonum düşüp kırıldı fakat yine de tüm paramı iddaa denilen illete yatırmaya devam ettim.

Kazanmak için çok farklı yollar izledim. Ama hiçbir taktik başarı getirmedi, daha da fazla kaybettim. Asıl kayıp üniversite sonrası başladı.

Bir akrabamızın vesile olmasıyla bir şirketin insan kaynakları departmanında çalışmaya başladım. Ailemin de istediği doğrultusunda aynı zamanda görücü usulü nişanlandım. İş hayatımdan arda kalan tüm zamanları iddaa oynamaya ayıran, sevdiklerimle, ailemle, nişanlımla ilgilenmeyen bir adama dönüştüm.

Kazandığım maaşı defalarca tek gecede kaybettim. Ay sonunu zor getirdim. Kaybettikçe psikolojik anlamda çok yıprandım. Ailemle, sevdiğim kızla sürekli polemik yaşayan, en küçük olaya dahi tahammülü kalmayan birine dönüştüm.

Ailem iddaa oynadığımı her zaman biliyordu fakat bütün maaşımı bahse yatırdığımı hiçbir zaman bilmediler. Param kalmadığı zamanlar da hep ürettiğim bir bahanem vardı benim. Bir arkadaşıma borcum vardı, aldığım maaşı ona verip borcumu kapattım tarzında yalanlar söylerdim.

Evlendim, mutlu bir yuvam oldu. Fakat ben iddaa oynamaya devam ettim. Akşam işten geldiğim gibi laptobu açıp analiz yapmaya, kupon yapıp sonuçlarını beklemeye başladım. Hatta özellikle NBA maçlarını oynayıp sabaha kadar NBA maçlarını takip edip, hiç uyumadan işe gitmeye başladım.

Kayıplarımı geri almak için düğünde takılan takıları, dolar ve Euroları döviz bürosunda bozdurup bunları iddaa oynadığım sitede ki hesabıma yatırıp kuponlar yapmaya başladım. Bir akşam hırs yapıp bu benim son şansım diyerek derbi maçına 100 bin lira civarı bahis aldım. Bütün parayı o gece kaybettim. 100 bin liraya 120 bin lira gibi komik bir rakam alacaktım.

Komik diyorum çünkü 20 bin lira için 100 bin lirayı kaybetmiştim. Kaybettikten sonra eşimle kavga ettik, iyice huzursuz olduk. Her akşam kavga etmeye başladık. İş yerinde çok huzursuz, bıkkın bir profil çizdim. Hiç bir şeye odaklanamamaya başladım. Bir süre sonra eşim benden boşanmak istediğini, devam etmek istemediğini söyledi.

O an tabi yeminler sözler versem de eşimi ikna edemedim, boşandık. İş yerimde sorunlar başladı sonra. Önce eşimi, sonra işimi kaybettim. Ortalama 150 bin lira civarı bir zararın, yıkılan bir evliliğin ardından soluğu bir psikoloğun yanında aldım. Durumu detay vererek izah ettim. Sonrasında psikiyatriye sevk edildim. Birtakım ilaçlar kullandım.

Bugün itibariyle son 2 senedir iddaa oynamayan, tamamen bahis ve kumar bağımlısı insanları hayatından çıkaran bir adam olarak yaşamımı idame ediyorum. İmkânsız diye bir şey yok, kumar pişmanlıktır. En kısa zamanda herkesin bahis ve kumardan kurtulmasını temenni eder, bizlere bu imkânı tanıyan “Kumar Pişmanlıktır” kanalı sahibine teşekkürlerimi sunarım.

Bir Yorum

  1. Ayaz Merhaba! İlk olarak hikâye gönderme inceliğinde bulunduğun için teşekkür ediyorum. Hikayen gerçekten ders alınması gereken ibretlik bir hikayedir! Birçok kumar bağımlısı da senin gibi başlıyor aslında. Lise ve dershane yılları, bilhassa üniversite çağı, kumara başlama yılları diyebiliriz maalesef.

    100 bin lira ile 20 bin lira hedeflemen, illüzyonun eseridir. Küçük oranı beyne kesin gibi lanse edip, beyin risk algılama mekanizmasını köreltmek! Böylece sen 20 bini çanta da keklik görüp, ‘’yavaş ilerleyeyim ama benim olsun’’ hipnozuna giriyorsun!

    ‘’Iddaa 1.20 oran vermiş, tek maç özeliği de var. 5 kere yakalasam 100 bin gelecek ve bu bir günde bile olabilir!’’ Tek düşündüğün bu. İllüzyon, risk algılamayı kapatıyor, paranın gelmesi halinde, dopaminin sana hissettireceklerini düşündürüyor.

    Ben kısaca göremediğin tarafından bahsedeyim. Bu olayın ‘’olacak’’ diye inandığın kadar olmama ihtimalinin de %50 olasılık olduğunu unutuyorsun. Daha doğrusu illüzyon bu olasılığı sana hatırlatan kısımları bloke ediyor beyinde. Gerçekte bu olay son 1 dakikası kalsa bile maçın, kuponun gelme olasılığını değiştirmez. O düdük çalmadan dakika 90+5 diye kuponun geldiğine inanma! Son dakikası da olsa, şans hala %50’dir.

    Hayatın da olumsuz olaylar olmuş ve bazı duygularını kaybetmiş olabilirsin. Kumarı bırakan her insan belli bir süre depresyon yaşayabiliyor. Bunun tek sebebi de kişinin aile ve çevresinde ki değişen yeri, kaybettiği onurudur! Bunları kazanmanın tek yolu onlara kumarı bıraktığını kanıtlamandır!

    Hayatta her olay yaşandığı dönem de canlıdır ve etkileri de yaşandığı dönemde kalır. Ölen sevdiklerini düşün, ilk haber aldığınla, 1 yıl sonra hissettiklerin aynı mı? Bunu sağlayabilmen için sadece kumara devam etmemen gerekiyor. Çevren, senin kumarı hayatından tamamen çıkardığını gördüğünde, tekrar geri kazanmaya başlayacaktır seni.

    Umarım yolundan hiçbir zaman şaşmaz, sonsuza dek özgür ve mutlu bir hayat yaşarsın. Allah’a emanetsin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir