Uzun Vadede Kayıp Kaçınılmaz!

Yazar Hakkında

  • İsim: Mert
  • Yaş: 28
  • Şehir/Ülke: İstanbul / Türkiye
  • Meslek: Özel Sektör
  • Kaybedilen Miktar: 800.000 ₺
  • Kaybedilen Zaman: 7 – 10 Yıl
  • Kumar Borcunun Kaynağı: Maaşlarım
  • An İtibariyle Kalan Borç: 450.000 ₺

Öncelikle herkese merhaba, özel sektörde iyi geliri olan biriyim. Yaşım 28, ben kumar alışkanlığıma çok erken yaşta başladım. 13 – 14 yaşlarında iddaa bayilerinin önlerinde herkes gibi kupon doldurmakla başladım. 2 – 3 liralık kuponlar her hafta sonu dershaneye giderken yapardım. Arada sırada tutturuyordum. Kazandığım parayla kendime gömlek pantolon vs. alıyordum. Hiçbir kuponumu da atmazdım, saklardım. Dolabımdaki kutunun içinde dururdu. Babam yakaladı. İlk o zaman kumar oynadığımı görmüştü. Çok ağır laflar etmişti. “İlerde kendi paranı kazan ne yaparsan yap!” demişti.

Ben devam ediyordum tabi her hafta sonu düzenli olarak oynuyordum. Sonrasında tek maça yüklü bir para kaçırdım. O yaşımdayken çok kızmıştım bu olaya ve ara verdim. Spora başladım ve 3 yıl oynamadım. Üniversite çağındayken 2. Sınıfta kumarın mobil versiyonu ile tanıştım. Oranlar yüksek, bana çok cazip geldi. Matematiğimde çok iyiydi. Dedim ki; “ben buradan geçim sağlarım.” Üniversite bitene kadar deliksiz oynadım. Gece gündüz hiç ara vermeden. Zaman zaman kazanıyor sefasını sürüyor, zaman zaman kendimi zora sokuyordum.

Üniversiteyi bile uzatıyordum az daha kumar oynayıp sorumsuzca davranmaktan. Neyse çok uzatmayayım. Zamanında bitirdim üniversiteyi ve ardından işe girdim. Kendi paramı kazanıyordum. Artık daha rahat oynayabilecektim. Yüksekti maaşım yiyordum, yediriyordum. Takılıyordum bitmiyordu param. Rahatlık battı herhalde. Bende yüksek kuponlar yapmaya başladım. 2 saatte 5 bin dolar kaybettim. Sonrasında rahatsız etti beni bu durum. Ara verdim. Aşık olduğum kız girdi hayatıma. Kumarı unutmuş gibiydim. İş dolayısıyla uzak kalmamız gereken bir dönem gelip çatmıştı.

Boşluğuma gelir gelmez tekrar kumar oynamaya başladım. Kısa sürede 9 bin dolar kazandım. Nakidim de vardı. Hemen araba aldım bir tane daha. Özgüvenim çok yüksekti. Ben bu işi koparmıştım derken 2024 Eylül ayının 2. Haftasında bir kayıp yaşamıştım. Çok sinirim bozuldu, imkansız bir olaydı. İhtimal dışıydı. İradem, mentalim çöktü. “Olamaz bu kadar da” diyordum. Üst üste bu kadar şanssızlık gelemez diye düşündüm. Bu düşünceden hemen sonra yaklaşık olarak 460 bin TL’yi bir günde kaybettim. Beni rahatsız eden paradan daha ziyade kendime çok kızmamdı.

Böyle hata yapacak biri değildim diye düşünürdüm. Yapanları kınardım, büyük konuşurdum. Totalde son 4 yılda 100 bin dolar maaş girmiş cebime ama ortada para yok, borç var. Nasıl oluyor söyleyeyim. Kazanırken bile kaybediyor insan. Şunu fark ettim bu olaydan sonra. Ben kaybeden miyim? Beni üzen kaybettiğim para mıydı ki benim psikolojim bu kadar yıprandı. Ne olabilirdi ki en fazla icra gelir bankalar beni kırmızı listeye alır.

Beni üzen korkutan şeyin kaybeden bir kişi rolüne dönüşmek olduğuydu. Bu arada 4 aydır hiç oynamadım. Daha sağlıklı düşünmeye başladım. Ara sıra boş vakitlerimde beni yokluyor kumar alışkanlığım lakin oynamıyorum. Spor yapıyorum. Arkadaşlar kendinize saygınız varsa, kaybeden biri değil de kazanan olmak istiyorsanız uzak durun. Uzun vadede kazanma ihtimaliniz yok.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir