Merhaba, söze nasıl başlayacağımı inanın ki bilmiyorum. Yıl 2004. Yasal iddia yeni yeni başlamış. Mersin’den bir arkadaşımız gelmişti. Dedi ki iddaa diye bir oyun var, bahis yapalım. Yaz zamanı olduğu için Brezilya ligi ve muteber olmayan kuzey Avrupa ligi maçları var. İlkin arkadaş bahis yaptı, biz arkadaşlarla izledik. Arkadaş memleketimizde kalıcı değildi. Yol üstü uğramış, bir iki gün kaldıktan sonra memleketine gitmişti. O zamanlar üniversite öğrencisiyiz, mevsim yaz.
Boşluktan üç arkadaşla yeni ögrendiğimiz İddaa’ya birer TL’lik toplamda 3 TL’lik bahis yaptık. Hep anlatılır, gerçekten de ilk oynayışımızda 21 TL para kazanmıştık. Neler mi yaptık? O parayla o dönemki zevklerimizin hepsini gerçekleştirmiştik. Sigara, kebap, Playstation. Çok mutlu olmuştuk o donem. Sanki hazine bulmuş gibi hissediyor, üniversiteye gittiğimizde harçlığımızı buradan çıkaracağımızı düşünüyorduk.
Neyse sonbahar geldi, fakülte ikinci sınıf başlamıştı. Bende artık kayıplar çoğalmış, paramin çoğunu İddaa’ya yatırmaya başlamıştım. Bayiden bahis yapıyor, internet kafede maçları takip ediyordum. Yaşıtlarım olması gerektiği gibi kız arkadaş pesinde koşuyor, üzerine bir şeyler alırken ben parayı gerçekleşmeyecek umutlara saçıyordum. Birkaç yıl geçti, son sınıf olduk. İlk defa artık olmayan paralara oynamaya başlamıştım. Arkadaşımın kredi kartını ödünç isteyip (2007) limitin tamamına bahis yapmıştım.
Klasik sonuç, kaybettim hepsini. Okul bitecekti, arkadaşımdan aldığım kartın borcunu ödemek durumundaydım. İlk defa aileme açtım durumu. Daha önce maddi açıdan ailemi üzmediğim için ailem borcu kapatacak parayı vermişti. İlk ciddi kumar kaynaklı maddi bunalımı atlatmıştım. Her bağımlı gibi aileme söz verip, durumu geçiştirmiştim. Ardından üniversite bittiği gibi KPSS’de yeterli puanı alıp kayıp yılım olmadan kamuda öğretmenliğe atandım. Artık İddaa’ya daha fazla para yatıracak alanı bulmuştum.
Millet araba alma, evlenme pesindeyken ben olan paramla iddaa oynuyor, hiçbir birikim yapamıyordum. Çok uzatmayayım, atandıktan birkaç yıl sonra evlendim. Evlenmeden önce eşim iddaa oynadığımı biliyor, çok dert etmiyordu. Evlenme surecinde de kendimi ateşe atacak nicelikte bahisler yapmıyordum. 2011 yılında evlendik ve eş durumundan Urfa’ya tayinim çıktı. Ortama çok alışamamıştım. Urfa’da meyhaneler sokağında bir birahanenin müdavimi oldum bu donemde. Burada gazetemi okuyor, alkolümü alıyor ve birahanenin internetten oynattığı birkaç bahse takılıyordum.
Bahisten dolayı kendimden nefret etme donemim bu günlerde başlamıştı. Bir ara sıkıştığım donemde eşimin annesinin bekârlıkta hediye ettiği altın bilekliği bozdurup kaybettiğimi kazanmaya çalıştım. Kazandım da ama o altın bilekliği tekrar yerine koymadım. Her bağımlı gibi oynamaya devam ettim. Eşimin bundan hala haberi yoktur, unuttu gitti garibim ama benim kalbimde her daim derin bir yara olarak kaldı bu alçaklığım. O dönem hem kaçaktan oynuyor hem iddianın yasal sitelerinden oynuyordum.
Bir dönem gerçekten kazanıyordum. 2012 yılının sonlarına doğru 15 bin TL para kazanmıştım. Burası benim için kritik bir esik oldu. Yasal bahisten paramin tamamını Avrupa basketbol şampiyonasındaki İspanya – Fransa maçında İspanya’ya yatırmıştım ve paramin hepsini kaybettim. Eşime durumu anlatmalıydım. Dürüstçe ne kadar kaybettiğimi söyleyip tövbe ederek beni bağışlamasını istemiştim. Eşim beni affetti. Bırakmıştım artık kumarı. Hayattan lezzet alabiliyordum. Bu donemde ilk çocuğumuz oldu. Derken memleketimize tayinimiz çıktı.
Eski bokları yemeye 9 aylık günahsız zaman diliminden sonra tekrar başladım. Koca adam olmuştum artık, küçük bahisler yapmak beni doyurmuyor, bir aylık maaşımı tek maça basabiliyordum. Zorda kalınca ailemden ev borcunu bahane edip para alıyordum. Bizimkiler de emekli, varlıklı insanlar değiller. Aile yıkılmasın diye elindekini avucundakini veriyorlardı. Bu dönemde defalarca eşime tövbe edip tekrar oynuyordum. Bir gece , tövbeden 24 saat geçmeden maç takip ederken eşime yakalandım. Eşim “artık yeter, boşanalım” dedi. Eşimin ailesi, benim ailem toplandık. Boşanmaya karar verildi. Ben bu arada eşimi ikna ettim tekrar. Düzenimizi bozmamıştık. 1 yıldan fazla iddaa oynamamış, borçlarımı düzene sokmuştum. Bu süreçte her kumar zede gibi kredi borcunu krediyle kapatma belasına düşmüştüm çoktan.
Yine de iyi kötü ödeme düzenim vardı. Birkaç yıl içinde borçlarımı ödemiş, 2021 yılının mart ayında ilk defa + hesaba gelmiştim. Senenin yazında tatile çıkabilmiştik. Şimdi geldik zurnanın zırt dediği yere. Senenin ağustos ayında annem yaylada “ev yaptıracağım” diye tutturmuştu. Diğer kardeşlerim onar bin TL para verirken benden annem 30 bin TL para istedi eski kumar boklarıma istinaden. Ben de çekip verdim. Ekonomimim kötü gitmesinin de etkisiyle artık eksideydim. Yıllardır oynamadığım bahis girdabına tekrar girmiştim.
En büyük kaybım bu dönemde oldu. 3 ay içinde 170 bin TL para kaybettim. Eşime, aileme söyleyemiyordum. Eskiden arkadaşlarıma içinde bulunduğum durumu anlatır rahatlardım. Şimdi kimseye söyleyemiyor, derin bir utançla yaşıyor çareyi uykuda buluyordum. Bu uykulu ve gergin dönemimde ailem durumdan şüphelendi ve ne olduğunu sordu. Babamı çok severim ben, inanın ki dünyanın en kaliteli babasıdır o. Babam haklı olarak çok sert tepki gösterdi. Tam bu dönemde eşim de kumardan kaybettiğimi ögrendi. Eşimi yine çocukların hatırına ikna ettim. Bizimkilerin elinde avucunda bir şey olmadığı için apartman dikilecek annemin arsa payından feragat etmem koşuluyla kardeşlerim 150 bin TL para verdi.
Bu para peyderpey geldiği için çok bir işe yaramadı çünkü zararımı kurtarmak adına tekrar oynadım ve şu anda mahvolmuş durumdayım. İntiharı defalarca düşündüm, hala düşünüyorum ama özellikle çocuklarıma bu alçaklığı yapacak cesareti bulamadım. Mayıs 2022 itibarıyla kredi borçlarını ödeyemez duruma geldim. Yasal süreç birkaç ay içinde başlar. İşin aksi yanı şu anda eşimle aramız gayet iyi. Eşime, aileme, arkadaşlarıma söyleyecek cesaretim yok. Cenderede sıkışmış durumdayım şu anda. Yine yemin ettim oynamayacağıma dair. Birkaç haftadır da oynamıyorum. Kendimden ümidi tamamen kesmiş değilim ancak ailevi durumumun geleceğinden şüpheliyim.
Eninde sonunda esim kısa zaman içerisinde durumu öğrenecek. O zaman ne olacağını inanın ki bilmiyorum. Bu internet sitesini bir ay önce fark ettim. Pek çok yazıyı okudum, ben de okuyup rahatlarım umuduyla yazdım. Allah rızası için bu kumardan uzak duralım. Okuyanlara da kendime de yalvarıyorum. Umarım güzel günler yakındır. Sağlıkla kalın, Hoşçakalın!
Hocam memur adamsın, biliyorsun ki en kötü ihtimalle bankalar maaşının 4 te birine haciz koyacak, bırak koysunlar. Geri kalan sana da ailene de yeter. Yeter ki daha bu illete bulaşma. Sen de kötü şeyler düşünmeyi bırak, artık alacaklı bankalar düşünsün ve krediler için sıraya girsin. Sen ailenin çocuklarının başında ol. Sağlam dur, sağlıcakla kal.
Murat merhaba,
Yazını yayınlarken sana nasıl bir sitem ettiğimi anlatamam. Sen işin bağımlılığından geçip herkes gibi “kaybettiğimi kurtaracağım” gafletine düşerek, herkesin geldiği sonu yaşamışsın. “Nasıl olsa oradan kesin kazanacağım!” tezinin arkasında eline ne geçtiyse hiç korkmadan basıp hayatının içine bir güzel etmişsin. Halbuki bugün bir öğretmen nerden baksan 10 – 12 bin lira para kazanıyor. Beklediğin paraları 2 yıl içinde ödeme şansın varken seni artık kesmeyen 3 5 liralık kuponlardan da vaz geçip anında sonuca varmaya çalışmışsın.
Bağımlılık takıntıya dönüştüğünde işte o zaman büyük sorunlar başlar. Kafayı kaldırıp dışarıya bakmazsın. Ailenin gitmesi bile belki çok umurunda olmaz. O çok sevdiğin babanı bile son nefesini verse (Allah göstermesin) sen kumarı seçersin. Çünkü kumar duyguları vurur, sabrı vurur, hissizleştirir ve finalde hep aynı noktaya getirir. Daha fazla kin ve takıntı haline girersin. İşte bu namussuzların en sevdiği oyuncu tipi. Kıçındaki dona kadar her şeyini alabileceğini biliyorlar senden. Benden aldıkları için biliyorum.
Duyguların sana verdiği rahatlamaya güvenme dostum. Olaya radikal değil duygularla yaklaşırsan emin ol şu an 5 dakika rahatladığınla kalır, eline para geçti mi otomatik robot haline dönüşür, kayıplarının peşinden gidersin. Emin ol yaparsan ne baban ne eşin ne ben ne de Allah’ın aklına gelir o anda. Bu büyüden çıkmak duygusallıkla değil radikallikle oluyor. Bende senin gibi deli danalar gibi kimse durduramıyordu, ailemin bütün kurtarışları kumara sermaye yaratıyordu.
Kendimi tanıdım ve radikal kararlarla bu işin olacağını biliyordum. Korkmadım ve bunları yaptım. Şu an 5 yılı aşkın bir süredir 700+ bin TL borç ödedim ve hala borcum birçoğunun ölüm denilecek seviyesinde ama benim umurumda değil. Çünkü beynimi bir moda soktum ve orda çok mutluyum. Senin gibi inat ve hırsla gidersem sonu ölüm olacağını biliyorum artık.
Neyse radikal kararlarımdan ve benim bu işten nasıl kurtulduğuma bakmak istersen kitabımı almanı özellikle senin gibi dibin dibini görmüş insanlar için şiddetle tavsiye ediyorum. Çünkü tüketecek bir şey kalmayınca ne yapacağını bildiğinde bu işten benim gibi sıyrılabilirsin! Allah yardımcın olsun
E-Kitabın Linki: https://www.kobo.com/tr/tr/ebook/kumar-pismanlktr