Hayatımın En Kötü Günleri

Yazar Hakkında

  • İsim: S.
  • Yaş: 23
  • Nereden: Antalya / Türkiye
  • Kaybedilen Miktar: Miktar değil HAYAT!
  • Kaybedilen Zaman: 1 – 3 Yıl
  • Tek Cümlelik Kumar Özetin: Hatalarınız sadece sizi etkilemiyor.

Ben kumar oynayan eşimin mağduruyum. Kimseye söyleyemediklerimi bu platformda dile getirerek belki okuyan, kumar oynayan insanların, eşlerine neler yaşattıklarını anlamasını sağlamış olurum. Biz evleneli daha 6 ay oldu. Eşim daha nişanlıyken borcu olduğunu söylemişti ve ona yardım etmek istedim. Gene daha nişanlı olduğumuz dönemde, takılan bileziği satmak istedi. Bana geri alacağına inandırarak. Kendisi çalışıyordu ve bende işine güvenerek “çalışır, alır.” dedim kendi kendime.

Sonra düğün yaklaştı ve bana; “Bileziği alamıyorum. En iyisi biz taksitle telefon alalım. O parayla bileziği alayım ben sana, daha sonra telefonu taksitle öderim” dedi. İnandım ona çünkü çok seviyordum. Aklıma onun kötü bir şeyler yapacağı hiç gelmiyordu. Bileziği almadı “düğünden sonra kendimi toparlayıp alacağım” diye beni ikna etmeye çalışıyordu. Ailem eşimin babasının da eskiden kumar oynadığı için eşimin de aynısını yapmasından korkuyordu. Eşimin bana karşı tavırlarından onu çözmüştüler ama benim farkına varmam çok geç oldu.

Evlenmemi istememişlerdi ama ben ısrar ettim diye vermek zorunda kaldılar. Güzel bir düğünümüz oldu. Yavaş yavaş herkes yüzünü göstermeye başladı. Herkes verdiği sözleri tutmamaya başladı. Eşim babasının işlettiği ve benim hiç istemediğim kahvede çalışmaya başladı. Eve geç gelmeye başladı. O gece 1’i geçmişti. kapıya çıkıp baktım ama kahvede yoktu. Sonunda telefonu açmıştı ve “geliyorum” dedi. Eve geldiğinde o gece bana kumar oynadığını ama bir daha asla yapmayacağına defalarca, yalvararak söz verdi.

Saatlerce ağladım. Tuvalete kitledim kendimi sesini duymasın diye ama o benim durumundan daha çok uykusunu düşündü ve gitti uyudu. Ben o gece uyumadım. Durumun hala şokundaydım. kumarın ne olduğunu ne boyutlara ulaşabileceğini bilmiyordum. Hatasının farkında olduğunu ve bir daha yapmayacağını düşündüm. Üstüne gidersem yine yapar sandım ve çok üstüne gitmedim. Keşke gitseymişim. Benden habersiz takılan altınları da almıştı. Farkına vardığımda çok geçti. Büyük bir kavga ettik. O bana vurdu bende bana bunu kaldıramadım ve çerçeveyi ona attım kolunu kesti.

Evliliğim böyle kavgalarla devam etti. Her kavgamızda bana yaptıkları daha çok değişiyor, pişman olmamaya bile başlıyordu. Borçluları sürekli arıyordu ben sordukça yalan söylüyor ya da kavga ediyordu. Ailesi kumar oynadığını öğrenmişti. Babası oğlundan sinirini çıkarmak için kapıya gelip yumrukluyordu. Eşimde açmıyordu. Yaşadığım korkuyu, rezil olma duygusunu tahmin bile edemezsiniz. Oğlu telefonlarını açmadıkça babası her şeyi bana söylüyor, sinirini benden çıkarıyordu.

Zaman geçtikçe işe gitmemeye başladı. Başka bir işe de gitmiyordu. Serseri arkadaşlarıyla dışarıya alıştı. Eve birkaç defa alkollü gelmeye başladı. Hayatımda yaşamaktan en çok korktuğum şeyleri yaşamıştım. Her geçen günüm daha kötü gitmeye başlıyordu. Benim mutsuz olduğumu gördükleri halde eşimin ailesiyle ilgilenmemekle de suçlanmaya başlamıştım. Eşimin altınları sattığını öğrenen babası onlara söylemediğim içinde beni suçladı. Altınları o aldığı için onun istediğini yapmamızı istiyordu.

Eşimin nişanlıyken aldığı telefonun borcu ve diğer borçları da ortaya çıktıkça babası onu yakalamak için her yere haber salmıştı. O sabah dişim ağrıyordu ve şişmişti. “Kalk hastaneye gidelim” dedim, kalkmadı. “Git sen” dedi. “Param yok” dedim duymamazlığa vurdu. Gittim acile tek başıma. Eve geldiğimde hala uyuyordu. Saat 3 gibi uyandı ve dışarı çıktı. Konuşmadım onunla. “akşam erken geleceğim” diye söz verdi.

Akşam olmuştu. Aradım. “Arkadaşlarla oturuyoruz, muhabbet ediyoruz.” dedi. “Birazdan gelirim.” dedi ama o da yalanmış. Dayısıyla aynı kahvede kumar oynuyormuş. Babası yakalamış ve vurmuş eşime. O akşam bilet alıp gitti eşyalarını istedi götürdüm. Beni suçlayan ailesinin içinde beni bıraktı ve gitti. O akşam evimde kaldım ama kayınpederim kendi evimde kalmama izin vermedi. Sözde onlarla kalmam gerekiyormuş namus lafı falan gelirse bide bunu kaldıramazmış.

Bende kabul etmedim babamlara gittim. Şimdi bu sitedeki diğer hikayelerden okuduklarıma göre eşimin bırakması için irade lazım. Gittiğinden beri konuşuyorduk kendini kaybetmesin diye konuştum onunla ama o yine benim duygularımı kullanmaya çalıştı.

Kendi annesinin hasta olduğunu söyleyerek onu aramamı istedi. Bende aramak istemediğimi ve ailenle görüşmek istemediğimi söylediğimde benden ayrılmak istediğini söyledi. Yine kötü kötü konuştu. Eşimin değişmek istediğine inanmak istiyorum ama galiba daha çok yolu var. Şuan hala değiştiğini düşünmüyorum.

Bir Yorum

  1. S. merhaba,

    Hikayeni okurken anladığım kadarıyla inatçı ve narsist yapılı bir eşin olduğunu anlıyorum. Ayrıca hatalarının üzeri açılmaması için üstüne agresif tavırlar sergileyerek bir üstünlük yapmaya çalışması gerçekten üzücü. Siz kadınlar o kadar değerli ve yücesiniz ki ben her fırsatta bunu dile getirmekten kaçınmıyorum. Sizin bu siteyi kurmam ve kumarla mücadeleyi başlatmamdaki sebepler arsında ciddi payınız olduğunuzu dile getirmek istiyorum.
    Çünkü yurdum kadını bu lanetten belki dünyada en fazla çeken kadın. Zaten hali hazırda zulmün ve zorbalığın hedef kitlesi haline gelmiş bir kitle, birde hayat kuracağım ümidiyle birlikte bir yastığa ömür boyu baş koyacağı insanın bu şekilde hayatını karartmasıyla tamamen masum bir şekilde hayattan koparılıyor.
    Bu tarz kadınlarımızı ben hiç işlemediği bir suçtan müebbet hapis yemeye benzetiyorum. Ben çaresizliğin ne olduğunu çok iyi bilirim. Sevgili S. Yaşın doğruysa daha gençsin ve bu yaşta bu kadar fedakarlık göstermen bile saygıyı hürmeti sonuna kadar hakkediyorsun. Bırak o eski kafa ailenin namus kılıfına sokmasını seni ama bu kadar çabaya rağmen eşin düzelmiyorsa kangren olmuş koldan ve bacaktan derhal kopmalısın. Yoksa bu kangren senide zehirleyip bütün hayatını mahvedebilir.
    Eşin er ya da geç bütün dünyası kararınca yaptığı yanlışı anlayıp sana geri gelecektir ama senin her türlü senaryoya hazır olup duygularını bir kenara alman gerekiyor. Lakin kumar oynayanlar bunu çok iyi bilirler ki kumarcı sadece parası bittiğinde onu teselli edecek birini arar ve onun yanında suçluluk psikolojisi altında inanılmaz masum ve etkileyici olurlar. Sende dersinki bu adam gitmiş yerine başka biri gelmiş.
    Kumarcının düzeldiğini sadece ona para sağlayarak anlayabilirsin. Eğer gerçekten bir düzelme varsa o para olduğu gibi yerinde kalacaktır. Lütfen beni yanlış anlama mutluluğuna zerre zarar gelsin istemem ama ben bu konularda ciddi deneyim ve bilgiye sahip olduğum için ilerde 2. Bir darbe ile üzülmeni istemem. Nihayetinde Allah’tan tek isteğim, her zaman senin gibi masum ve sadece yuvasının telaşını taşıyan senin gibi burada derdini anlatamayan binlerce belki yüzbinlerce kadınımızın yanında olsun. Onların yardıma ihtiyacı var.
    Evet beyler, okuyorsanız hala işte kumarın size ürettiği tablo. Değişmiyor, lanet olsun ki değişmeyecek. Yuvanız da gidiyor ve nasıl bir insana dönüştüğünüzü S. En güzel bir şekilde anlatmış. Söylenecek söz yok artık. Umarım şu yazı bile bir irkilmeye sebep olur ve artık hayatınıza reset atmaya karar verirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir