Kendinizden Nefret Etmeyin!

Yazar Hakkında

  • İsim: Serdal
  • Yaş: 32
  • Nereden: İstanbul / Türkiye
  • Meslek: Memur
  • Kaybedilen Miktar: 30.000₺ (Toplamda Minimum 100.000₺)
  • Kaybedilen Zaman: 10+ Yıl
  • Tek Cümlelik Kumar Özetin: Yarına göre bugün kardasın!

Arkadaşlar merhaba, bu zamana kadar yaşadıklarımı sizlerle soru-cevap şeklinde paylaşmak istiyorum.

Ne zaman başladım?

Lise 1. sınıfta başladım. O zamanlar iddia da bir misli 0.25 kuruştu. Şu an 32 yaşında olduğuma göre 15 yaşında başladım ve 17 sene oynadım.

Şu an neden buradayım?

Dün gece 10.04.2022 tarihinde o kadar çok kaybettim ki internet üzerinden “kumardan nasıl kurtulunur?” diye araştırma yaparken bu siteye rastladım. Öncelikle Allah, bu sitenin sahiplerinden ve buraya ön ayak olanlardan razı olsun. İnanın girdiğiniz sevabın büyüklüğünü burada anlatmaya kelimeler yetmez.

Arkadaşlar burada olmamın sebebi ise benim yaptığım hatayı sizler yapmayın ya da bana bakıp halinize şükredin ve bu yollara tevessül dahi etmeyin diye bugün bunları yazıyorum. Ek olarak belki bir kişinin bırakmasına vesile oluruz ümidiyle de bunları yazıyorum. Bu arada niyetim vicdanımı rahatlatmak değil onu da ayrıca belirtmek isterim; keza burada yazı yazmak giden paraların hiçbirini geri getirmemektedir.

Nasıl başladım?

Arkadaşlar öncelikle lise 1 döneminde hem çok çalışkan öğrenciydim hem de futbola karşı aşırı ilgim alakam vardı. Neredeyse hayatımda iki etmen vardı. Birincisi dersler ikincisi ise futboldu. Amiyane ifadeyle futbolla yatıp futbolla kalkıyordum. Bu arada namazında niyazında “pırlanta” gibi bir gençtim. Bir gün sınıf arkadaşlarım iddaa oynarken bana bir maçın sonucunu sordular. Ben de şayet kumar oynamayacaksanız sonuç şu şekilde biter dedim.

Zerre kadar abartmıyorum skoru bile doğru tahmin etmenin yanı sıra gol atacak topçuları bile doğru bilmiştim. Neyse, bu hadiseler birkaç kere daha böyle tekrar edince, kendi içimden “ulan millete para kazandırıyorsun, sen de oyna kazan. Yemezsin madem haram para, o zaman çöpe atarsın!” gibi saçma sapan aslı astarı olmayan ne dinle ne mantıkla ne de gerçekliklerle alakası olmayan fikirler aklıma geldi. Ben de oynadım. Tabi ki de başlar başlamaz tutturdum. Günler haftalar aylar bu şekilde 2 aldım 1 verdim, 1 aldım 2 verdim şeklinde birbirini kovalamaya başladım.

Madem dindardın neden başladın ?(diyenler olabilir)

Yukarıda da belirttiğim üzere başlamamın sebebi aslında futbola olan alakam ve arkadaşlarım ile nefsimdi. Çünkü yıllarca sınıf birincisi olmak, en iyi okulları ve en iyi üniversiteleri birincilikle bitirmek kendime hep aşırı güven duymama ve bu nedenle de çok hata yapmama ve tedbirsiz davranışlar sergilememe sebep olmuştu. (Mesleğimi açıklamak istemediğim için memur yazdım). Bu arada iddia kamuoyunda bile çok masum gösteriliyor; sanki hiç günah değilmiş gibi.

Sana göre başlamandaki psikolojik sebep neydi?

Yukarıdaki gerekçelerden en önemlisi bence hep nefret ettiğim şeylerin ya da “bana bir şey olmaz ben şöyle akıllıyım, böyle dindarım” ya da “böyle eğitimliyim” ya da “şu kadar bilirim” veya “bu kadar uyanığım” dememden meydana gelmiştir. Söz gelimi, sigaradan nefret ettim ve sigara içenlerle arama hep mesafe koydum. Ancak 27 yaşında sigaraya başladım ve günde iki paket sigara içmekteyim. Kumarda bu şekilde önce arkadaşlara akıl vermeler, ne kadar günah olduğunu anlatmalar vs. Derken bizler de torbaya girmiş olduk.

Nasıl yüksek oynamaya başladın?

Arkadaşlar, sakın “ben ufak oynuyorum, bana bir şey olmaz!” demeyin. bakın yukarıda 0,25 kuruş ile başlayan bir adam olduğumu yazdım. Son bıraktığım gece 10 Bin, 10 bin vuruyordum. Yüksek oynamamım sebebi; artık uyuşturucunun miktarını zamanla artırma isteği ile eş değer olmasının yanı sıra sarmal içinde kendini kaybetmektir. Bu ne demek?

Öncelikle küçük rakamlar artık heyecan vermemeye başlamıştı ve hatta küçük oynayan (1K’dan aşağı basan) arkadaşlarla dalga geçer olmuştum. Neyse, kumar sarmalı ise, bugün kaybettiğim 1K’yı geri almak için yarın 2 orana 1K basma hissi, arzusu, gayesi ve amacıdır. Ne yapılacak ne edilecek o para geri alınacak. Ama öyle olmuyor be arkadaşlar. O yüzden başlıkta da yazdım bugün yarından daha karlı diye. Çünkü hep bir gün öncesi güne göre daha az zarardaydı.

Yukarıdaki 30.000 ne 100.000 ne demek?

100K bu zamana kadar kendimce kaybettiğim miktardır diye tahmin ediyorum. 30K ise 1 hafta içinde kaybettiğim paradır. Şöyle oldu hemen anlatayım; Öncelikle Trabzon – Beşiktaş maçını izleyecektim. Arkadaşlarım ve ben bu arada Beşiktaş’ı tutarız. Böyle 4-5 arkadaşın olduğu ortamda arkadaşlarımın hepsi (fanatikliğin verdiği duygu ile) Beşiktaş iki gol atara oynadılar. Çünkü maç başlar başlamaz yeni antrenör ile beraber ilk resmi maçına takım fırtına gibi bir giriş yapmıştı.

Canlıdan yasal sitelerden birinde her bir arkadaşım kuponlarını yaptı; kimi 100 TL, kimi 200 kimi 250 TL. Ben ise (o ana kadar iddia oynamak aklımda yoktu; çünkü tuttuğum takıma hiç bahis almazdım veya milli maçlarda Türkiye maçlarına bahis almazdım. Sebebini bilmiyorum. Herhalde rahat rahat zevkle izlemek içindi) hemen resmi sitedeki hesabıma 5.000 TL gönderdim. Neden bu kadar fazla biliyor musunuz?

Ulan dedim şimdi bunlar (yani arkadaşlarım) bile “Beşiktaş saldırıyor. Kesin iki gol atar!” dediğine göre herkes böyle yapacaktır ama baronların da para kazanması lazım (tirajı komik) ancak Trabzon’un çok hızlı elemanları var. “Beşiktaş yüklenirken tak tak 2 tane atar bize” diye düşünerekten Trabzon 1.5 gol üst oynadım. Tabi ilk yarı 0 – 0 bitti. Daha sonra Trabzon 1 0 öne geçti. İçimden arkadaşlarıma gülüyordum. “Siz ne anlarsınız; biz yıllarımızı verdik” hesabı. Her neyse, tabi Beşiktaş’ın karşı golü ile beraber maç 1-1 bitti. Odada bulunan herkesin kuponu yattı. Özetle, 6K’ya yakın para bir anda o odadan buhar oldu uçtu.

Daha sonra ne oldu?

Daha sonra arkadaşlar bir hafta boyunca moralim bozuk gezdim. Ne zaman yastığa başımı koysam aklıma geliyordu. Yarın şöyle yapacağım; böyle yapacağım vs. Tabi ki planlarımın hiçbiri gerçekleşmedi. Daha sonra 5K’yı geri almak için bu sefer; Trabzon – Antep maçına 2,5 gol üst Trabzon galibiyetine 5K bastım. Hatta 2.70 mi ne oranı vardı toplamda 13K küsur alacaktım.

Sonuç olarak toplam yatırdığım 10K, gelecek olan ise 13K bu kadar basit, 3K kar. Bu arada Antep evinde en son her halde 100 sene önce gol atamamış ve ek olarak Trabzon’da maçı alırsa bir sonraki hafta evinde Karagümrük maçında kupayı kaldırabilirdi yani o da 100 sene sonra tekrar şampiyon olacaktı. Şimdi söyleyin bakalım aşırı mantıklı bir maç seçimi değil mi? (Kendini benim gibi bir şey zannedenler cevap vermesin lütfen). Her şey harika başladı ama top 2’şer kere direkten döndü, kaleciler devleşti, kaçan net pozisyonlar bir ara 3’e 3’tü. Her neyse, maç 0-0 bitti. Toplam zarar 10K oldu. Durmak yok, yola devam.

Eee sonra ne oldu?

Bu defa bu 10K’yı geri almam için 2 oran bulmam gerekiyordu. Çünkü 10K basıp 20K alacaktım. Ne kadar basitti ya, değil mi? Evet evet çok basitti. Neyse, bu arada üzerimde de hiç para kalmadı, hemen maaş müşterisi olduğum bankanın uygulamasına girdim ve 10K anında kredi hesabıma geldi. Hemen yasal bahis sitesine parayı ekledim.

Bochum – Leverkusen maçında deplasman 1,5 üst gol atara girdim; 1.60 orandan. Ek olarak, yanına; Rapidwien karşılıklı gol olur dedim. O da 1.45 orandı. Toplamda 10K bastım ve 2,35 orandan 23K civarı para alacaktım yine 3K kar olacaktı ve bu şekilde bırakacaktım. Ancak Bochum maçı çok enteresan bir şekilde 0-0 bitti; kaçan penaltılar vs. Neyse toplam zarar 20K oldu mu?

Bütün bunlar gerçek mi?

“Yahu” dedim “ne kendini üzüyorsun, Allah sana akıl vermiş, dert ettiğin şeye bak, ne yapacağım? Hemen 10K daha kredi çekeyim.” Dedim ve çektim. Hemen maç aradım, bir baktım bir de ne göreyim akşam derbi var. Akşam dediğim Bochum maçından sonra derbiye zaten 20-30 dakika bir şey kalmıştı. Hemen yeni çektiğim 10K’yı da yasal bahis sitesine gönderdim. Çok kolaydı tak tak. Kredi çekmek 50 saniye, hesaba geçmesi 2 saniye, hesaptan bahis sitesine parayı atmak 6 saniye, paranın sitedeki hesabıma geçmesi 45 saniye yani toplamda 1,5 dakikada her şey tamam oluyordu.

Tabi bu benim son şansımdı, ince eleyip sık dokudum, beynimde şimşekler çakıyordu. Kupona derbi maçında karşılıklı gol olur yazdım ve aynı zamanda toplamda 10,5 üst korner yazdım. İkisinden birini sileceğim ama hangisini onu düşünüyorum. Maçın başlamasına 1 dakika kala bir tanesini sileceğim. Bu arada son ana kadar onaylamıyorum ki iddia kuponu görüp de maçı ayarlamasın diye; böyle aptal aptal totemlerim de vardı.

Her neyse, dedim “ya alem bu maça karşılıklı gol girmiştir, patlar matlar başka çarem kalmadı, en iyisi mi dedim karşılıklı gol oluru sileyim onun yerine 10,5 üst korner kalsın.”  O da 2.17 oran veriyordu, toplamda 21K küsur para alacaktım. Bu arada teravi namazı kılarken, camide bluetooth kulaklıktan maçı TRT1 radyo üzerinden dinlediğimi de yazmak istemiyorum.

Millet namazı orucu kabul olsun diye sağlık, sıhhat, afiyet için dua eder ben de “Allah’ım, 11 korner olsun söz bir daha oynamayacağım” diye dua edip sadece paramdan değil imanımdan da olmaya başlamıştım. Sonuç olarak, koskoca maçta 6 korner oldu ve bizim kupon yine yattı. Toplam zarar anlık 30K. Bu arada kredi masraflarını ya da para gönderirken kesilen ücretleri yazmadım bile.

En çok pişman olduğun şey neydi?

En pişman olduğum an, annem ve eşim ile beraber kuran okurken telefondan maçları takip etmek olmuştu. O kadar alçaklaşmıştım.

Nasıl bıraktın?

Dün bir bugün iki, henüz bıraktım diyemem ama kesin kararımı verdim bırakacağım. Bugünden sonra oynamamaya yemin ettim ve Kur’an-ı Kerim üzerine yemin ettim. Gerçekten de ne dinim kaldı ne imanım ne param ne mutluluğum. Bu arada eşim ve annem aşırı dindardır. Duysalar ki, ben bu batağa düşmüşüm, eşim beni boşar annem de evlatlıktan reddeder. Camiden sonra bir parkta biraz oyalanıp 11 gibi eve geldim. Ağlamaktan gözlerim kan çanağına dönmüştü.

Eşim; “Ne oldu bey?” dedi. Kızcağız da çok korktu. Dedim; “Yurt dışında mastır yatığım dönemde sıra arkadaşım rahmetli olmuş onu haber aldım şimdi.” Kızcağız, ölmeyen ve olmayan bir arkadaşımın ruhuna Yasin okudu. Şerefsizliğin ve alçaklığın boyutuna bakar mısınız lütfen? Ve ve, savura kadar araştırmalar yaptım; en sonunda da deneyimlerimi buraya yazmaya karar verdim.

Gerçekten de akıllı insanlar başlarına bela gelmeden başlarına bela gelenlerden ders çıkarıp hata yapmayanlardır. Uslu insanlar ise başlarına hata gelince durulan insandır. Taş kafalı insan ise ne yaşadıklarından ne de yaşananlardan ibret almayan insandır. O yüzden arkadaşlar ben uslanmaya karar verdim sizler ise akıllı insan olun bu gerçeklerden ders alın. Aman uzak durun.

Boşluğu nasıl dolduracaksın?

Bu boşluğu nasıl dolduracaksın’dan ziyade bundan sonra neler yapacağımı yazayım;

  • Bundan sonra futbol izlemeyeceğim; arada sırada Beşiktaş’ın maçlarını radyodan dinlerim derbileri vs.
  • Bana bahsi hatırlatan kişilerle görüşmeyeceğim.
  • Bana bahsi hatırlatan ortamlarda bulunmayacağım.
  • Boş kalmamak için eşime yardım edeceğim, yürüyüş yapacağım, kitap okuyacağım.
  • Dini hassasiyetlerimi daha çok ön plana çıkaracağım. Bu kapsamda bir daha bu zillete duçar olmamak adına Allah’a dua edeceğim.
  • Ne zaman oynama istediği gelse bugünümün yarından daha karda olacağını ve yarın daha kötü olacağını aklımdan bir an dahi çıkarmayacağım.
  • Ailemle daha fazla vakit geçireceğim.
  • Evdeki bütün spor kanallarını engelleyeceğim.
  • Endorfin diye bir hormon var arkadaşlar; bağımlılık konuları ile alakalı olarak şimdi bunu araştırıyorum. Sizler de araştırın. Endorfin’i düşürmenin yolları vs.
  • En önemlisi ise şunu kabul etmemdir; BEN ARTIK KUMAR BAĞIMLISIYIM VE BUNDAN KURTULMAM GEREKİYOR. Şimdi salı gününe randevu aldım ve psikolojik destek de alacağım.

Giden paralar geri gelir bugün olmasa da yarın gelir lakin yuvan ve sağlığın geri gelmez! Sağlıcakla kalın.

Bir Yorum

  1. Serdal Merhaba,

    Hikayen o kadar özet ki, tek cümleyle de özetlediğin gibi aslında bugün yarından daha karlıyız. Hatta atmadığımız bütün adımlarda kardayız. Oynamadan kazanılan tek oyundur kumar. Adına yasal de, kaçak de, canlı de, futbol de, casino veya at yarışı de, kripto para Forex kaldıraçlı işlem de, kumarın adı değişir ama sonucu her zaman aynıdır.

    Ben 3 lirayla oynuyorum diyenler illa bir gün kendilerini bu belanın içinde yok olmuş bulacaklardır. Özetle şunu söylemek isterim. Hiç kumar kısmında olmadan futboldan aldığınız zevkinizi hatırlıyor musunuz? İşte o zevki bile geride bırakacak bir lanet bu kumar. Takımını takip etmek yerine sana gol atması için yalvarttıran, bunu takımın için değil para kazanma arzusu ile yaptıran bir canavara dönüştürmesinden bahsediyorum. Spor zevk olmaktan çıkıyor ve hayatınıza kumar denilen bu bela giriyor.

    Bende senin gibi babama sigara alırken bakkalcıya “babamda dahil sigara içenlerden nefret ederdim. Kendime hep şunu sorardım. Hem para verip insan nasıl kendini zehirler” ama o hataya ben düştüm. Daha da beteri kumara düştüm. Kumarda oynayan yoktu ama küçüklüğümde bile kumara fena düşkünlüğümden anlamam gerekirdi ama nerden bilirsin. Kibrit kutusuyla kumar oynayıp küçükte olsa para karşılığı yaptığımız günleri hatırlıyorum.

    Bu benim başıma gelmez diyenlerden ve emin olanlardan biri de bendim. Beyin hipnozuna girince bu sonu görene kadar, yani paran bitene kadar hep bir umudun oluyor ve bu tarz yazılar teselli mekanları gibi kullanılıyor. Yapmayın güzel kardeşlerim. O maçın !,5 üst gelme olasılığı olduğu gibi gelmeme olasılığı da var ve bu tamamen eşit. Oran düşük olsun büyük olsun. Ucunda 2 seçenek olan olan her durumun gelme olasılığı gelmeme ile aynıdır. Ama sen paranı kurtarmanın umuduyla o tarafını göremezsin. Sen para, beyninde dopamin kovalar ve kötülükler veya olumsuz tablo anca kaybedince ortaya çıkar. Onunda sebebi 2. Bir atak için olumsuz sonuçlandığını beyne bildirme. Beyin bunu hipnozdayken anlamaz ve sana para bulman için fikir vermez.

    İnanın güzel okuyanlar, öyle bir sinsi ve tatlıdır ki bu düşünceleri bir anda sinsice alttan alttan verir mesajlara boğar seni. Sonucun olumsuz olma ihtimali bile yokmuş gibi hareket edersin ki hepimize olanda bu değil mi?
    Yeter hayatınızı bu şekilde yıkıma uğratmayın. Banka uygulaması kullanmayın. Bana göre bankalarda artık kumarın en büyük finansmanıdır ve bunu bankalarda çok iyi bilmektedir. Tuzağa düşmeyin artık. Hayatınız var sizin. Yapmayın lütfen. Parayı da geçin, gitti mi yaşama sevinci en çokta bundan etkileniyorsunuz. Bir ömür sevinçsiz yaşanır mı? İşte bu lanet buna göz dikip tek sevinci kumar gibi gösterip ömür boyu donunuza kadar sömürüyor.

    Dirayetli olun batak büyüdükçe tamiratı da zor oluyor. Lütfen yeni başlayan güzel kardeşlerim, bunlar olacak. Yemin ederim olacak! Kumarın başka kapısı yok. Yol yakınken vazgeçin. Hayat yaşamaya eğer!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir